22 Şubat 2013 Cuma

SWOT'lu saçmalama.


Gerçekten çok istediğim şeyler var.Senin de öyle.
Sınanıyoruz onlarla.
Çok istediklerime hep yaklaşıyorum ama yakalıyor muyum orasını bilemiyorum.
Eksik yok, ama her şey tamam da değil.
Doymuyor insanoğlu.

En zayıf özelliklerimi sorsalar yada ne zaman bir SWOT analizi yapsam, ilk üç sıraya yazacaklarımı hiç değiştirmedim.

1-)Sabırsızlık,
2-)Aşırı hırs,
3-)Doyumsuzluk.

Zayıf yönlerimin farkına vararak onları güçlü yönlere dönüştürecek stratejiler geliştirmeye çalıştığımda, bu 3'ü için çok güzel kılıf uydurabiliyorum ama.

Sabırsızlık:
Sabırsız olmam benim bir işi ertelemeden yapmam; "Bugünün işini yarına bırakma"'mam gerektiğini hissettiriyor.
Aşırı hırs: En iyisi ben olayım derken, en azından en kötüsü ben olmuyorum.
Doyumsuzluk: Yaptıklarımın yetmeyeceğini, daha iyisini yapmam gerektiğini hissettiriyor.

Yukarıda zayıf yönlerimi ne kadar keşfedip de güçlü yöne çevirdim bilemeyeceğim.Bana sorarsanız %67.

Yukarıdaki verdiğim yüzde de tamamen saçma ve gerçek dışıydı.

Her şeyin  matematiği oluyor ama insanoğlu davranışlarının asla.

19 Şubat 2013 Salı

"Her yamaca uygun Kayaklar"




Yeni bir materyal sayesinde kayaklar buzun üstünde olduğu kadar, toz halindeki karın üstünde de rahatça kayıyor.Bugüne kadar, her koşul altında rahatça kaymayı sağlayan, tüm dağ şartlarına uygun bir kayak yoktu.Kayaklar ya buzlu karı yaracak kadar sağlam ve dar olmak zorundaydı, ya da toz halindeki karın üstünden süzülecek kadar geniş ve esnek.Bir kayağın çekirdeği (core) kuvvetini, ağırlığını, yani hangi koşullara uygun olduğunu belirliyor .Wagner Custom markasının mühendisleri, hem sağlam hem de hafif bir çekirdek geliştirdiler ve bu malzemeyi kullanan ilk kayak olan 2-4 Ultralight, tüm dağ koşullarında kullanıma hazır.

Çekirdeğin sıradan sert ağaçlardan  %30 daha güçlü ama %40 hafif olmasını sağlamak için  Wagner mühendisleri, hafif ve yumuşak ABD Doğu yakası ağaçlarını, kağıt fabrikası atıklarından elde edilen bir epoksi reçine içinde basınçla ıslatıyorlar.Reçine sertleştiğinde, tahtayı plastikleşmiş bir bloka çeviriyor.Çekirdeğin etrafına çifte sarmal halinde örülen karbon fiber ise daha fazla yanal (yani dönüşle ilgili) sağlamlık sağlıyor.

Ortaya çıkan kayaklar öyle hafif ki, sert ağaçtan yapılmış modellerdeki gibi kalça ve diz zorlanmalarını ortadan kaldırıyor.Aynı zamanda öyle kullanışlı ki, garajlarda ve kayak kulübelerindeki kayak yığınına son verebilir.


Kaynak: Popular Science (Ocak 2013)



15 Şubat 2013 Cuma

Enerji Tasarrufu

     
      Enerji tasarrufu öneminin farkında olan siyasi otoritenin bu konuda gerekli adımları atma kararlılığını üst düzeyde göstermesi, Türkiye'nin bu konuda bilinçli olduğunu ortaya koyarken bu konuda sağlıklı bir proaktif politika geliştireceğinin umudunu veriyor.
      Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'de bir yılda ödenen elektrik faturalarının toplamının 60 milyar lira olduğunu ve burada 15 milyar liralık tasarruf yapılması gerektiğini söyledi.4.Ulusal Enerji Verimliliği Forumu'nda konuşan Yıldız, Uluslararası Enerji Ajansının verilerine göre, enerji tasarrufuna harcanan her 1 doların enerji üretimiyle ilgili harcanan 2 dolardan daha değerli olduğuna da dikkat çekti.Bakan Yıldız, önümüzdeki dönemde kamu binalarının enerji verimli hale gelmesi için ise 50 milyon dolar yatırım yapacaklarını ve bu yatırımın 3 yıl içinde geri dönmesini planladıklarını belirtti.
     Anaokullarından yaşlılara kadar enerji verimliliğinin anlatılması gerektiğini ifade eden Yıldız, enerji verimliliği konusunda toplumun her kesimi tarafından kat edilmesi gereken önemli mesafe olduğunu kaydetti.
     Bakan, "Yalnızca elektrikte değil, enerjinin bütün alanlarında yapılacak tasarruflar, 2023'e kadar Türkiye'de yüzde 20'ler civarında bir tasarruf yapabileceğini gösteriyor ve iki tane Keban Barajı'nı her yıl yapmış olacağız" diyor.Yıldız, Van ve Dicle bölgeleri hariç tutulduğunda Türkiye'deki kayıp kaçak oranının 9,4'ler civarında olduğunu belirterek, "Yani bu şu anlama geliyor.Şu anda AB ülkeleri ortalamasından daha düşük bir oran.Ama o iki bölgede mutlaka daha doğru şeyler yapmamız lazım.Bu konuda gayretlerimizi artırmamız lazım değerlendirmesini yaptı.

Kaynak:Fortune(Şubat 2013)

14 Şubat 2013 Perşembe

En Mükemmel Hobi : Saat





Büyük ihtimal babamın mesleği olduğundan ilgim doğdu SAATlere.Zaten bilgili olunmayan konuya ilgili olmak çok az görülen bir şey.

Hiç unutmam, ilkokul 1. sınıfta hocam; "Emre senin baban saatçi değil mi? Senin kolunda neden saat yok?" dediği günden itibaren, Ezel dizisinde "Sekiz" karakterinin taktığı Casio marka saatin aynısından sahip olmuştum.Hala çoğu askerin çoğu çiftçinin kolunu süsler bu saatler.

Liseye kadar  farklı farklı saatler, dikkat çekici saatler, yaşımdan büyük gösteren saatler bazen de babamın saatlerini takıp gittim okula.Hepsini zevk alarak taktığımı hatırlıyorum ama şimdi düşününce tabii biraz saçmaymış :)

Şimdi de kendi mesleğimden gelen bir hayranlık var sanırım.O küçük saatlere o küçücük dişli çarkları o pimleri nasıl dikkatle nasıl özenle ve nasıl aşkla montaj ettiklerini hala hissedemiyorum.(Hissetmek, içlerinde yer almak için yakın zamanda en sevdiğim saat markası olan Hublot'a staj için başvurdum.
Ancak staj için öğrencileri bir yıl önceden belirlediklerini ve üzgün olduklarını söylediler.O havayı solumak bir hayal benim için.Bir başka zamana neden olmasın?)


Benim gibi ilgili olanlar ve saatlerle ilgili bilgi edinmek isteyenler olur diye bu başlığı açtım.
Umarım sürdürebilirim ve güzel olur :)







12 Şubat 2013 Salı

Eskiler,unutamadım.


Bazı şarkılar çok şey anlatır insana.Teker teker dizer önüne nereden geldiğini,nereden geçtiğini ve en mükemmel zamanları kiminle yaşadığını.
Anıları serer önüne; bir dut ağacını, bir mahalle maçını, ufacık çocukken o korkusuzca kavgalarını.
Şu an dinlediğin şarkıyı her konserde deliler gibi haykırışını...

Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını...



"Burnuma Hastalık Kokusu Geliyor!"




    ...
       
     Geçtiğimiz 10 yıl içinde bilim insanlarının köpeklerin burunlarını birçok tıbbi araştırmaya dahil ettiğini görüyoruz.Uzmanlara göre bazı hastalıklar ve enfeksiyonlar köpeklerin kolayca alabileceği özel kokular yani biyoişaretçiler yayıyor.Sağlıklı dokularda bu dokular oluşmuyor.Örneğin kötü huylu tümörler ve kanserli hücreler dışarıya birtakım organik uçucu kimyasal maddelerin (çok az miktarda alkan, formaldehit, ve benzen türevleri gibi) kokusunu veriyor.Eğitimli bir köpek trilyonda bir oranında seyreltik bile olsa bu biyoişaretçileri rahatlıkla hissedebiliyor.

  İlk olarak 1989 yılında bir tıp dergisinde nakledilen bir olayda, sahibinin bacağındaki bir benden rahatsız olan köpeğin kanser teşhisinde yeni ufuklar açılmasına neden olduğundan bahsediliyor.Bu köpek, sahibinin bacağındaki beni sürekli ve bazen pantolonunun üzerinden bile koklar, hatta zaman zaman onu ısırmak ister.Kadın, köpeğin bu ısrarları karşısında kendisine hiçbir sıkıntı vermeyen ve hiç de önemsemediği bu beni için doktora gitmeye karar verir.Bacaktaki benden alınan parçada yapılan incelemelerde benin kanserli olduğu anlaşılır ve ben ameliyatla hastanın vücudundan çıkarılır.İlginçtir ki, kanserden kurtulan kadının köpeğinin ameliyattan sonra artık sahibinin bacağıyla ilgilenmediğinden söz ediliyor.
  Bu olay bilim insanlarına, kanserin veya başka hastalıkların teşhisinde köpeklerin olağanüstü koku alma yeteneklerinden yararlanabileceklerini düşündürür ve birçok ülkede  kapsamlı çalışmalar başlatılır.

...

    Kaliforniya'daki bir kanser araştırma merkezinde 2006 yılında yapılan bir başka çalışmada ise üç Labrador cinsi av köpeği ve iki Portekiz su köpeği kullanılmış.Akciğer ve meme kanseri  hastalarından alınan nefes örneklerini koklayan eğitilmiş köpekler, akciğer kanseri örneklerinin %99'unu, meme kanseri örneklerinin ise %88'ini tespit etmiş.Köpekler sadece koklayarak 55 akciğer, 31 meme kanseri hastasını ve 83 sağlıklı bireyi tanımlamış.
...

    Japonların gene 2011'de Labrador av köpekleri ile gerçekleştirdiği bağırsak kanseri çalışmalarında  köpeklerin kanserli hastaları kolonoskopi hassasiyetinde belirlediği belirtildi.Tespit oranının nefes örneklerinde %95, dışkı örneklerinde %98 olduğu söyleniyor.
...

    Avustralya ve ABD'de gerçekleştirilen benzer hastane çalışmaları gene köpeklerin erken veya geç evredeki meme kanserinden cilt, akciğer, kalın bağırsak, yumurtalık, böbrek ve mesane kanserine kadar birçok kanser çeşidini %88-%97 doğruluk derecesinde tespit ettiğini bildiriyor.

...

   Uzmanlar bu sonuçlardan esinlenerek kanser ve başka hastalıkların teşhisinde kullanılabileceği bazı pratik ve teknolojik çözümler aramaya başlamış.İşte bunun sonucunda insan burnunun ya da tıbbi cihazların hissedemediği ya da tespit edemediği  kokuları  algılayabilen "elektronik burun" denilen cihazlar geliştirmiş.
...

   Çalışmalar ümit vaat ediyor.Bundan sonra köpeğinizi daha dikkatli izleyin.Köpeğiniz size daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam için ipuçları verebilir.Eğer  köpeğiniz size her zamankinden tuhaf bir şekilde davranıyorsa, örneğin vücudunuzdaki belli bölgeleri sürekli kokluyor, belli noktaları devamlı tırnaklıyor, yalıyor ya da ısırmaya çalışıyorsa belki de sağlığınızla ilgili, sizin bile farkında olmadığınız ve yolunda gitmeyen bir durum söz konusun olabilir.


Kaynak: Bilim ve Teknik(Şubat 2013)

"Çin'in Gizli Sİlahları"

 ÇİN'in o muhteşem gizli silahlarınan bazıları;



                                                        KARA KILIÇ İHA


J-20 HAYALET SAVAŞ UCAĞI





DF-21D GEMİSAVAR BALİSTİK FÜZE




                     SHENLONG UZAY ARACI

        
 



 ÇİN tek bir nesilde, büyük oranda tarıma dayalı bir ülkeden, küresel üretim ve ticaret devine dönüştü.Çin ekonomisi yirmi yıl önceki halinden 20 kat büyük ve ABD ekonomisini geçerek dünyanın en büyüğü olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.Ancak en şaşırtıcı olan, Çin'in hırslı ve gücü giderek artan ordusunun gelişimi.

     Bundan daha on yıl önce, Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun bütçesi aşağı yukarı 20 milyar dolardı.Günümüzdeyse bu rakam 100 milyar dolara yakın (bazıları 160 milyar dolar civarında olduğunu düşünüyor.) Bu bütçe ABD'nin her yıl savunmaya ayırdığı bütçenin altı da biri olsa da, Çin, yatırımının karşılığını fazla alıyor ve önümüzdeki yıllarda Çin'in askeri harcamaları, ekonomisiyle aynı hızda büyümeye devam edecek. Çin cumhurbaşkanı Hu Jintao, Halk Kurtuluş Ordusu'nun  21. Yüzyılda ülkenin egemenliğini savunma gibi geleneksel bir rolün ötesine geçip "yeni ve tarihi görevler" üstleneceğini, gerçek bir süper güce layık bir küresel orduya dönüşeceğini söyledi.Kimi vakalarda Çin'in artan uluslararası mevcudiyeti  ABD'yle daha sıkı bir işbirliğine yol açabiliyor.Tıpkı 2008'de Çin'in korsanlara karşı Somali açıklarında devriye görevlerine katılması gibi.Ancak Amerikan ve Çin kuvvetleri farklı amaçlarla aynı yerde bulunurlarsa sonuç, dünyanın en iyi donanımlı iki ordusu arasında bir sürtüşmeye dönüşebilir.

...

Bu önemli bir noktayı açıkça gösteriyor.ABD ile Sovyetlerin aksine ABD ile Çin yüzlerce milyar dolarlık karşılıklı ticaret anlaşmalarına ve yatırımlara sahip.İki ülke arasındaki bir savaş, iki taraf için de aynı derecede yıkıcı olur.İki tarafın da liderleri bunun farkında.Amerikalı ve Çinli kuvvetler birbirine şüpheyle bakmaya devam edecek ve ilişkileri gerginleşecek.Ama hiç unutulmamalı ki 20. yüzyılın ikinci yarısında tüm dünya politikasını belirleyen ve çok korkulan o ABD-Sovyetler savaşı da asla çıkmamıştı.Kaybedecek o kadar çok şeyleri vardı ki, bıçkın oğlanlar kavga etmemeye karar verdiler.

Kaynak:Popular Science(ocak 2013)

"Enerji fırsat eşitliği sağlıyor"



   Doğal gaz, hidrolik kırılma yüzünden bol ve ucuz bir yakıt kaynağı olarak ortaya çıktı ve enerji şirketleri bu kaynakları geliştirmek uğruna yarışıyor.Gaz kusursuz değil.Ne kadar çevre dostu olduğu tartışmalı.Zira sondaj sırasında açığa çıkan metan yüzünden karbon ayak izi büyük.Fakat doğal gaz, fabrika bacalarında kömürden %50 daha az karbon salıyor.O yüzden savunucuları, daha temiz güç kaynaklarına geçişte doğal gazı bir köprü olarak görüyor.Son zamanlardaki eğilimler de bunu destekler nitelikte.Kömür kullanımı azalıyor.ABD'de tüm elektriğin artık sadece %42'si kömürden elde ediliyor ve enerji üretiminin karbon salımı 20 yılın en düşük  seviyesine geriledi(bunda ekonomik durgunluğun da etkisi var).Bir yandan rüzgardan gelen enerji üretimi 2012'de %10 arttı ve güneş enerjisi kullanımı 2 katına çıktı.
    Fakat gazın gerçekten bir köprü yakıt olarak kullanılabilmesi için iki tarafı birleştirmesi gerekiyor,engellemesi değil.ABD Kongre Araştırma Servisi'nin yürüttüğü yeni bir araştırmaya göre, doğal gazın bolluğu ve ucuz fiyatı, fiyatları ilk kez bu kadar rekabetçi düzeye inen yenilebilir enerjinin yaygınlaşmasını önlüyor.Bu durum 2013'te değişebilir.Hidrolik kırılmanın çevre ve sağlık üstündeki etkilerine dair kamuoyunun kaygısı büyüdükçe, birden çok kurum, gaz sondajına yeni düzenlemeler getirebilir.Şayet bu gerçekleşirse gaz fiyatları yükselecek ve yenilebilir enerji daha çekici bir hal alacak.
     Rüzgar ve güneş enerjisi de bir sıçrama yapabilir.ABD'de rüzgar enerjisinin vergi indirimi (2012'de sona erecek güçlü bir devlet sübvansiyonu) Kongre'de itirazlara karşı karşıya olsa da, rüzgar gücü gelişiminde önde bulunan 28 eyaletin valileri, bu indirimin uzatılmasını talep etti.İçişleri Bakanlığı'nın da Colorado'da ve başka yerlerde devasa güneş enerjisi tarlalarına ve Güneybatı'da tamamlanmak üzere olan ticari kullanım ölçekli güneş enerjisi projelerine izin verme sözünü tutup tutmayacağı bekleniyor.Tüm bunlar gerçekleşirse, yenilenebilir enerji gerçekten rekabetçi bir ölçeğe erişecek.İşte,doğal gazın gerçekten bir geçiş adımı mı, yoksa hiçbir yere çıkmayan bir köprü mü olduğunu o zaman göreceğiz.


Kaynak;Popular Science (Ocak 2013)